Akıllı telefonların geçmişi o kadar da uzak sayılmaz değil mi ? Bir gereklilikten ortaya çıkan cep telefonları, yakın gelecekte devrim niteliğinde bir gelişmeyle içerik üreten profesyonel makinelere dönüştü. Lensleri, filtreleri, uygulamaları, dahili kamerası ve bünyesindeki sosyal mecraları ile akıllı telefonlarımız mühendislik ve yaratıcılık harikası bir hale geldi.
Peki ya içerik pazarlamasının geleceği nedir ?
İşte görsel pazarlamayı kullanarak, yeni pazarlamanın gerçekliğini oluşturabileceğiniz 7 yol;
1- Facebook Live
İnsanların %80’inin, kişisel hesaplardan ziyade markaların canlı yayınlarını izlemeyi tercih ettiklerini biliyor muydunuz ? Facebook Live, geçtiğimiz yıllarda içerik pazarlamasının altın çocuğuydu. Markaların ürünlerini tüketicileriyle buluşturması için harika bir mecra olmuştu. Markalar, anlık gelen sorulara, öneri ve şikayetlere eş zamanlı olarak yanıt verme imkanına sahip oluyorlardı. Bir nevi müşteri ile marka arasındaki duvarı kaldırıyordu. Kısacası evet, Facebook Live çok önemli, özellikle markalar için.
2- 360 Derece Videolar
Tüketicilerinizle sürükleyici deneyimler, mekanlar ve hikayeler paylaşıyor musunuz ? İşte 360 video deneyimi, tüketicilerinize tam olarak bunu yaşatır, o ana götürür ve kendilerini o anın içinde gibi hissetmelerini sağlar. Tüketicilerinizin duygularını, ruh hallerini önemseyen bir marka mısınız ? O zaman 360 derecelik videolar tam size göre.
3-360 Derece Fotoğraflar
360 derece fotoğraflar, tüketiciyi olayın içine çeken eşsiz bir hikaye anlatımı haline gelmiş durumda. Tüketicilerin e-ticaret sitelerinden, en büyük beklentilerinden biri ürünü yakından inceleyebilme imkanına sahip olmaları. Bir ürünü ne kadar detaylı inceleyebilirlerse ürünü o kadar iyi tanıyorlar ve kendilerine uygun olup olmadığını anlıyorlar. Fiziksel olarak mağazanın içinde olmasalar da sanal olarak ürün ayaklarına gelmiş oluyor.
4-Dikey Video
Zaten en başından beri böyle olmalıydı diyorsunuz öyle değil mi? Bizce de öyle çünkü kullanıcılar, akıllı telefonları %94 oranında dikey tutuyorlar. Samimi olalım bir şey izlerken telefonumuzu yan çevirmek bir tür işkence gibi geliyor. Türkiye’de bunu ilk olarak platformunda kullanıp gündeme gelmesini sağlayan Snapchat’e teşekkür etmeliyiz. İlerleyen zamanlarda Snapchat’i, hikayeler kısmı ile Instagram izledi. Sonrasında Facebook ve daha sonra bu harekete katılan son oyuncu YouTube oldu. Siz hala yatay video kullanıyorsanız bilin isteriz, dikey videolar yatay videolara oranla daha fazla erişim, katılım ve videonun sonuna kadar izlenmesi konusunda çok daha iyi performansa sahip.
5-3D Fotoğraflar
Yazı boyunca, tüketicilere gerçeklik deneyimi yaşatmanın ne kadar önemli olduğundan bahsedip durduk. 3D görüntü olmadan tabii ki eksik kalacaktı. Eğer tüketicilerinize farklı bir boyut yaşatmak istiyorsanız onlara 3D içerikler sunun. Facebook bunu ilk farkeden platformlardan oldu ve geçtiğimiz yıl 3D fotoğraf çekme özelliğini yayınladı. Siz de markanızın ya da şirketinizin popülerliğini artırmak için Facebook’ta bulunan 3D özelliğini kullanabilirsiniz. Bu süreçte henüz her akıllı telefon tarafından desteklenmese de iPhone 7 Plus, iPhone 8 Plus, iPhone X, iPhone XS ve iPhone XR telefonlarında bu özellik mevcut. Umuyoruz, çok yakın zamanda herkesin ulaşabileceği bir özellik haline gelecek.
6-Arttırılmış Gerçeklik
Arttırılmış gerçeklik, tüketicilerin tatmin edici bir ürün deneyimi yaşamalarını sağlıyor. Tüketicilere ‘sanki oradaymış hissi’ yaşatarak, 5 duyularına eş zamanlı olarak hitap ediyor. Tüketiciler, hızlı tüketim mallarını satın alırken, ev, araba gibi daha pahalı ürünlere göre daha çok duygularıyla hareket ediyorlar. Arttırılmış gerçeklik de, ürünü fiziksel ve duygusal olarak daha gerçekçi bir hale getirerek tüketicilerin duygularına hitap etmeyi başarıyor. Bu durumda markalar için bu durum bir pazarlama stratejisi haline dönüşüyor. Ikea, Audi, Amazon, L’Oreal Paris gibi dev markalar bu yeniliği kullananlar arasında. Sizin onlardan neyiniz eksik ?
7-Hologramlar
İçinde bulunduğunuz ortamda, 3 boyutlu grafiklerle ya da videolarla karşı karşıya gelmeniz eminiz çok iyi bir deneyim olurdu. Bir de bu görüntüleri 3D bir gözlüğe ya da farklı bir aksesuara ihtiyaç duymadan görebilmeniz inanılmaz değil mi ? Dünyada, Richard Branson, Bill Gates ve Al Gore gibi ünlüler ve siyasetçiler hologram teknolojisi ile konferansa katıldılar ve konuşmalar yaptılar. Ülkemizde ise ilk olarak Recep Tayyip Erdoğan, 2014 yılında yerel seçimlere, Van’da hologram teknolojisini kullanarak toplantıya katıldı. Bunların dışında hologram teknolojisi, günümüzde birçok sektör tarafından da kullanılıyor. Özellikle moda sektöründe podyumlarda sanal mankenler görebiliyorsunuz. Konut sektöründe ise maket üzerinde konut satışı yerine 3D görüntüyle konutun içinde gibi bir his veren hologram teknolojilerine rastlıyorsunuz. E-ticaret sektörüne baktığımızda ise, hologram teknolojisini kullanmak hem müşteri hem de web sitesi açısından büyük bir avantaja dönüşüyor. Hologram ile sahte ürün problemi de ortadan kalkıyor ve tüketicide güven oluşturuyor.
Özetlemek gerekirse teknoloji tam gaz ilerlemeye devam ediyor. Buna ayak uydurmayı başarabiliyorsanız, sektörde ayakta kalabilirsiniz ve sürdürülebilir olmayı başarabilirsiniz. Ama unutmayın, yalnızca yukarıda bahsettiğimiz teknolojileri öğrenerek başarılı olamazsınız, nasıl kullanacağınızı ve hedef kitlenizle nasıl iletişim kuracağınızı da öğrenmeniz gerekiyor. Sizi diğerlerinden ayıracak olan en önemli faktör bu. Aksi taktirde kopya olmaktan ileriye gidemezsiniz.